Yil 1944 Ikinci Dünya Savasi sinirlarimiza kadar dayanmistir. Hitler fasizminin tüm Avrupayi atese attigi günler Türkiye bu savasa dahil olmamak icin dirense de etkileri tüm ülkede hissedilecektir. Ekmek, seker, yakacak gibi temel ihtiyac maddeleri karneye baglanmis, disaridan gelebilecek ani baskinlari önlemek amaciyla geceleri her yerde karartma uygulamasi baslamistir. Ülkenin aydinlarina da baski uygulanan bir dönemdir bu ayni zamanda. Rifat Ilgaz, Karartma Gecelerinde iste bu kapkaranlik günleri anlatir. Bir aydin, sair ve edebiyat ögretmeni olan Mustafa Ural, yazdigi ve toplatilan siir kitabi nedeniyle aranmaktadir. Saglik problemleri vardir, bu nedenle de hemen teslim olmak istemez. Istanbulun soguk ve karartilmis sokaklarina, es dost evlerine siginir. Tutuklandigi zaman savas bitmistir, ama savas yillarinin Türkiyede biraktigi izler uzun süre silinemeyecektir. Rifat Ilgaz, Mustafa Uralin kacis öyküsünü anlatirken, savasin etkisindeki ülkemizin 1940li yillarina da isik tutuyor. Yurdumuzda ve uluslararasi yarismalarda bircok birincilik ödülü alan Karartma Gecelerinin filmi de romani kadar büyük bir ilgi görmüstür.